Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Çin Ülke Ofisi’nin 31 Aralık 2019 tarihinde, Çin’in Hubei eyaletinin Vuhan şehrinde, nedeni bilinmeyen zatürre vakaları bildirmesiyle, 7 Ocak 2020 tarihinde daha önce insanlarda tespit edilmemiş yeni bir koronavirüs tanımlanmıştır. Ortaya çıkan bu hastalık, Covid-19 olarak adlandırılmış ve Çin’de ortaya çıktıktan çok kısa bir süre içinde ve hızla tüm dünyayı etkisi altına almıştır. DSÖ 15 Aralık 2020 tarihi itibariyle dünya genelinde Covid-19 tanısı almış 71.351.695 kişi olduğunu, 1.612.372 kişinin ise Covid-19 enfeksiyonu nedeniyle yaşamını yitirdiğini bildirmektedir. DSÖ tarafından Covid-19 salgını 11 Mart tarihinde pandemi olarak ilan edilirken, ülkemizde ilk Covid-19 vakası 10 Mart tarihinde tespit edilmiştir. Salgının başlangıcından 09 Mart 2021 tarihine kadar ülkemizde 2.793.632 kişi Covid-19 tanısı almış ve 29.094 kişi de hastalık nedeniyle yaşamını yitirmiştir.
Covid-19 pandemi sürecinde en önemli görev sağlık çalışanlarına düşmüştür. Hemşireler ise bu süreçte sağlık sistemini ayakta tutan bir bileşen olmuştur. Uluslararası hemşireler yılında, DSÖ’nün “pandemi” olarak kabul ettiği Covid-19 salgınında, tüm dünyada hemşirelik mesleğinin ne kadar vazgeçilmez olduğu, iyi eğitim almış, nitelikli ve deneyimli hemşirelere ihtiyaç duyulduğu; hemşireler olmadan, ülkelerin salgınlara karşı savaşı kazanamayacağı ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ’ne ulaşamayacağı ortaya çıkmıştır.
COVID-19 pandemisi, toplumla birlikte yükseköğretim kurumları ve klinik öğrenme ortamları üzerindeki etkileriyle yıkıcı sonuçlara neden olmuştur. Salgının yayılmasını önlemek için alınan fiziksel mesafe önlemleri, sağlık bilimleri alanındaki öğrencilerin eğitimi için benzeri görülmemiş zorluklara yol açmıştır. Pandemi ile ortaya çıkan dünyadaki kriz durumu, hemşirelik okullarındaki öğretim şeklinde hızlı değişiklikler yapılmasını gerektirmiştir. Yüz yüze eğitimin zorunlu olarak iptal edilmesi hemşirelik eğitimcilerini ve öğrencileri alışık olmadıkları pek çok zorlukla karşı karşıya bırakmıştır. Pandeminin en yıkıcı etkilerinden biri klinik hemşirelik eğitiminin durması olmuştur. Uygulamalı derslerin yapılamaması mezun olan veya olacak öğrencilerin ve yöneticilerinde kaygıları da oldukça arttırmıştır.
Diğer birçok kurum gibi Hastaneler ve akademik kurumlarda hasta ve çalışan güvenliği açısından tüm ders, eğitim ve toplantıları çevrim içi ortama dönüştürmüşlerdir. Eğitimciler yüz yüze dersleri çevrim içi ortama taşımak, kavramsallaştırmak, alternatif klinik deneyimler sunmak, öğrenci performansının nasıl değerlendirileceğini ve derecelendirildiğini yeniden tanımlamak zorunda kalmışlardır. Çevrim içi eğitime geçiş, okulun öğrenci katılımını teşvik edecek stratejiler uygulamasını ve sınav prosedürlerin de ve not verme uygulamalarında değişiklikler yapmasını gerektirmiştir.
Uzaktan Hemşirelik Eğitiminin Yeniden Yapılandırılması
Uzaktan hemşirelik eğitimi gerek akademik kurumlar gerekse hastaneler boyutunda verilen sınıf içi eğitimlerin birçok başlıkta yeniden yapılanmasına neden olduğu bilinmektedir. Uzaktan hemşirelik eğitimi yapılandırılırken yönetim, iletişim, pedagoji, teknoloji, değerlendirme, psikoloji ve sosyoloji boyutları ile bir bütün olarak ele alınmalıdır.
Açık ve uzaktan öğretim sisteminin yönetim boyutunda, yönetim yapısı, destek hizmetleri ve kaynaklar ele alınabilir. Uzaktan eğitim sisteminde kayıt işlemlerinin yürütülmesi, ölçme ve değerlendirme yapılabilmesi, iletişim ve etkileşimin sağlanması, öğrenme sürecinin takibi için bir öğrenme yönetim sistemi gereklidir.
Uzaktan eğitimin kalbi iletişimdir. Uzaktan hemşirelik eğitiminin geleceği iyi yapılandırılmış etkileşimli programlara bağlıdır (Huckstadt &Hayes, 2005; Su, 2006). Uzaktan öğrenme sisteminin iletişim boyutunda, öğrenenin kendisiyle, diğer öğrenenlerle, öğretim elemanıyla, içerikle, kurum ve toplumla iletişimi yapılandırılmalıdır. Örneğin her ders öğrenenlerin tanışmasını gerektiren aktivitelerle başlayabilir. Öğrenenlerle düzenli eşzamanlı görüşmeler planlanabilir.
Uzaktan Hemşirelik Eğitiminde yapılandırılması gereken bir başka boyut ise pedagojidir. Programın öğrenme amaçları ve çıktıları, öğrenme ortamları ve tasarımı, öğrenme yöntemleri bu boyutta ele alınmalıdır.
Teknoloji ise açık ve uzaktan öğrenme sisteminin uzuvlarıdır. Tesisler, alt yapı, donanım ve yazılım, arşivleme ve depolama bu boyutta düşünülmesi gereken konular arasındadır. Gereken alt yapı, yazılım ve donanım sağlanamadığında uzaktan öğrenmenin gerçekleşmesi mümkün değildir.
Uzaktan öğrenme sürecinde en çok düşünülen başlık değerlendirmedir. Literatüre bakıldığında öğrencilerin kopya çekmemesini sağlamayı zorlaştırdığı alışılmıştan farklı olduğu için kurumların uzaktan eğitime geçişte en çok zorlanacağı konu kabul edilebilir. Geribildirimler önemlidir, öğrenenlerin ödevlerden, ders sorumlularından ve diğer öğrenenlerden aldıkları geri bildirimler biçimlendirme amaçlı değerlendirmede önemlidir. Sürekli iyileştirme ve geliştirme çalışmaları, ödev/proje tabanlı değerlendirme araçları, performans tabanlı değerlendirme araçları, örnek vaka incelemeleri ve sunumları, günlük ve haftalık periyodik ödevler, okuma, yazma ve konuşma becerilerini geliştirme, çoktan seçmeli ve açık uçlu soruların yer aldığı sınavlar, problem çözme temelli değerlendirmeler, gözlemler, öğrenen webinarları, çalıştayları, teori ve uygulama için kontrol listeleri ve vaka bankası açık ve uzaktan öğrenmenin değerlendirme boyutunda kullanılabilir (Shuster, Birkholz & Petri, 2005; Karadağ, 2014; Bates, 2019).
Uzaktan öğrenmenin endokrin sistemi olan psikoloji boyutunda öğrenenlerin öğrenme eğilimleri, öz yeterlikleri, özgüvenleri, kendilerini ifade etme becerileri, ön yaşantıları, hedefleri, öğrenmeye hazır bulunuşlukları, öğrenmede bireysel değerlerin dönüşümü ele alınması gereken konulardır. Bireyin kendi kendine öğreneceği bir eğitim şeklidir. Bu bağlamda güçlü bir öğrenen destek hizmetinin yapılandırılması gerekmektedir
Açık ve uzaktan öğrenmenin solunum sistemi ise sosyoloji boyutudur. Öğrenenleri uzaktan hemşirelik programlarında tutmanın bir yolu da sosyal ortamlardır. Bu iletişim becerilerinin kazandırılmasında informal, yarı informal ve formal yapılandırılmış sosyal ağlar etkili olabilir. Bu bağlamda sosyal ağ toplulukları kurulmalıdır. Öğrenenlerin öğrenme sürecinde kendilerini yalnız hissetmemeleri için geliştirilen bu etkinlikler, öğrenenlerin sistemden memnuniyetini artırmakta ve sisteme bağlılığını güçlendirmektedir.
COVID-19 pandemisi sağlık sistemini ve eğitim sistemi için bir dönüm noktasıdır. Bu dönemde de yetkin sağlık profesyonellerinin eğitimlerinin sürekliğini sağlamak için eğitim sisteminin tekrar gözden geçirilerek mevcut duruma entegrasyonu büyük önem taşımaktadır.
COVID-19 pandemisi sırasında ve sonrasında klinik ortamdaki hemşirelik uygulamalarını desteklemek için kanıtlanmış en iyi yöntemlerle hemşirelik eğitimini sürdürmek zorunludur. Bu süreç sadece hemşire eğitimcilerin bireysel çabaları ile devam edebilecek bir yol değildir. Hemşirelik eğitimcileri ve araştırmacıları, ve klinikteki tüm paydaşlar (hemşire eğitimciler, öğrenenler, yöneticiler, tasarımcılar, sistemde yer alan diğer personel) ile birlikte ilerlemeli, bu dönüşümü desteklemeli, değerlendirmeli ve yaymalıdır. Eğitimlerin yeni döneme entegrasyonunda eğitim kalitesinin de korunmasının önemini göz önünde bulundurmak gerekmektedir.
Gelecekte karşımıza çıkacak durum ne olursa olsun, bilgiyi teknoloji ile buluşturmak çevrimiçi öğretme/öğrenmede hemşirelik eğitiminin ayrılmaz bir parçası olacaktır. Bu durum bugün devam eden pandemide ve gelecekteki olası pandemilerde, zorlukların üstesinden gelmede yol gösterici olacaktır.
KAYNAKÇA
- World Health Organization, Coronavirus disease (COVID-19) dashboard. [cited 2020 December 15]. Available from: https://covid19. who.int/
- https://covid19.saglik.gov.tr/ Erişim Tarihi:09.03.2021
- Çelik Ş.S, Koç G, Özbaş A.A, Bulut H, Karahan A, Aydın Ç.F, Özleyen Ö.Ç, Çelik B. Uluslararası Hemşireler Yılında COVID-19 Pandemisi: Türk Hemşireler Derneği Çalışmaları. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi 2021; 6(1): 23-27
- Morin KH. Nursing education after COVID-19: Same or different? J ClinNurs. 2020 Sep;29(17-18):3117-3119. DOI: 10.1111/jocn.15322.
- Şanlı D, Uyanık G, Avdal Ü.E. COVID-19 Pandemi Sürecinde Dünyada Hemşirelik Eğitimi. İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi 2021; 6(1): 55-63
- Yüksekdağ B.B. Covid-19 pandemisi döneminde öğrenme ve uzaktan hemşirelik eğitiminde paradigma değişimi, Açıköğretim Uygulamaları ve Araştırmaları Dergisi-AUAd 2021, Cilt 7, Sayı 1, 61-73 (ISSN 2149-2360)
- Huckstadt, A. & Hayes, K. (2005). Evaluation of interactive online courses for advanced practice nurses. Journal of American Academy of Nurse Practitioners, 17(3), 85-89.
- Su, B. (2006). Experiences of and Preferences for Interactive Instructional Activities In Online Learning Environment. Unpublished Doctoral Thesis, Indiana University
- Carolan C, Davies CL, Crookes P, McGhee S, Roxburgh M. COVID-19: Disruptive impacts and transformative opportunities in undergraduate nurse education. Nurse Educ Pract. 2020 Jul;46:102807. DOI: 10.1016/j. nepr.2020.102807.
- Sing B.,Sing R. (2020). Nursing Education During COVID-19 Pandemic: Way Forward for Teaching Hospitals in Nepal. Europasian Journal of Medical Sciences. 2(2). https://www.nepjol.info/ Erişim tarihi: 30.04.2021
Hazırlayan: Ayça Gençoğlu Toprak
Acıbadem Genel Müdürlük
Eğitim ve Gelişim Hemşiresi